17 Nisan 2007 Salı

CEVİZLİK BARAJİ HAKKINDA DEĞERLENDİRMELER..

Sanko holding tarafından kurulması için çalışmaları devam eden Cevizlik Hes kanal tipi bir santraldir. İkizdere Belediyesi hudutları içinde mevcut, ikizdere Hes'in su çıkışının hemen yanından su alınacak ve kumluk mevkiinden çökertme havuzları yapılarak ve gürdere deresinin altından kanalla geçip, Gürdere Köy yolunun başlangıcından tünele giriş yapılacaktır. Yaklaşık 8400 mt. Uzunluğunda ve 5 metre çapında açılacak olan tünellerle su taşınacak, soğuksu mevkiinde (Çuhma deresi) ikizdere ilçesi topraklarındaki kısmından yaklaşık 232 metre düşüş sağlanıp, mevcut yerdeki dağın oyulup yer altı santralı şeklinde inşa edilecektir.

-Santral 2x47,5 MW gücünde 2 tribünde donatılacaktır. Şalt sahasının tünel çıkış noktasındasındaki dağın üzerinde açık şalt olarak yapılması düşünülmektedir. Buradan da 154 KW nenerji nakil hattı ile İyidere'ye enerji taşınacaktır.

BU SANTRALİN YAPIMINDA İKİZDERE İÇİN ÖNEMLİ HUSUSLAR

Yöremiz, Türkiye'nin ve doğu Karadeniz bölgesinin en güzel vadilerinden birisidir. Bitki örtüsü yönünden çok zengindir. Endemik türde pek çok bitki ve çiçeğin olduğu bölgemiz, doğal güzellik açısından eşine çok az rastlanan bi vadidir. Bu vadiyi bu kadar güzel yapan bir hususta hiç tartışmasız olarak elbetteki derelerdir.

Enerji mutlaka herkese lazım olan ve onsuz hayatın mümkün olmadığı bi gerçektir. Enerjiye kimsenin karşı olması düşünülemez. Fakat enerji içinde olsa doğanın yapısının bozulmasına hiç kimsenin de evet demesi düşünülemez.

Cevizlik santrali yapıldığında milli ekonomiye yılda yaklaşık 300-400 milyon KW enerji kazandıracaktır. Ayrıca yapım esnasında yaklaşık üç-dört yıl yöre insanı da dahil olmak üzere ekonomik olarak yöreye bir girdisi olacaktır. Bu yöredeki insanlar bundan faydalanacaktır. Tesis tamamlandıktan sonra ise tüm hidroelektrik santraller gibi bu santralde maalesef istihdama pek katkısı olmayacaktır. Çünkü 100-150 milyon dolara mal olacak bu tesiste en fazla 15 kişi çalışabilecektir. Bu da bu yöreye fazla bir istihdam yaratmayacaktır. Bunlar bu santralin ikizderemize az da olsa sağlayacağı faydalardır.

BU SANTRALİN YÖREMİZE EN AZ ZARAR VERMESİ İÇİN NELER YAPILABİLİR

Bizim için (yöre halkı) en önemli konu, dere yatağına bırakılacak olan su miktarıdır. Şayet yeterli su miktarı her zaman için dere yatağına bırakılırsa en büyük problem halledilmiş olur. Dere yatağına bırakılacak su miktarı sadece deredeki canlı hayatın devamı için yeterli su olarak algılanmamalıdır.

Yöremizin özelliğinden dolayı bu vadiyi bu kadar güzel, bu kadar ilgi çekici yapan hiç şüphesiz dereleridir. Onun için diyoruz ki bırakılacak cansu (fazlalık su) miktarı hesaplanırken bu konu mutlaka değerlendirilmelidir.

Bu yıl temmuz ayı içinde bu dere üzerinde Türkiye rafting şampiyonası yapılacaktır. Böyle önemli bir organizasyonun yapılacağı bu dere yatağı üzerinden akan suyun miktarı çok önemli olsa gerek.

Sanko firması bu santral için CED raporu hazırlamaktadır. 16 mart 2006 tarihinde ikizdere'de yapılan halkı bilgilendirme toplantısında vermiş oldukları bilgilerde dere yatağına �'Yeterli su olacaktır.'' denilmektedir. Raporu hazırlayanlara göre bu yeterli su, yan derelerden akacak sular olacaktır. Bu son derece sakıncalıdır. Bu fikir dere yatağının kuruması anlamına gelmektedir. Yan derelerden akacak olan sular ki bunlar;
1-Gürdere köyü deresi
2-Ihlamur-Ayvalık köyünden akan dere
3-Cevizli köyünden akan dere
4-İskençden akan dere
5-Şimşirli deresi
Bu suların adları �dere' olarak halk arasında geçmektedir. Yaz aylarında bunların suları önemli derecede azalmaktadır. Bu derelerin debi hakkında DSİ nin hiçbir araştırması yoktur. Çünkü bunlar çok küçük su akıntılarıdır. Dikkate alınacak bi değerde değillerdir. Eğer bu suların yeterli olması iddia edilirse bunların DSİ tarafından debilerinin mutlaka tespit edilmesi gerekmektedir. Biz yöre halkı olarak biliyoruz ki bu sular yaz mevsimi sonlarında ve kışın son derece azalmaktadır.

İkizdere HES çalışmalarından biliyoruz ki ikizdere deresi karların erimesiyle ortalama nisan aylarında ayı ortalarında taşmakta ve bu taşkınlık temmuz ayı sonuna kadar sürmektedir. Ağustos ayı ortalarından sonra ortalama dere yatağındaki su seviyesi 5-6 metre küp/sr civarında olmaktadır. Sonbahar aylarında yağan yağmurlara göre su aylara göre artmakta. Kışın ise ocak, şubat, mart aylarında minimum seviyeye düşmektedir. İkizdere HES çalışmalarından yine biliyoruz ki yılda ortalama 4 ay dere yatağında yeterli, bol miktarda su bulunmaktadır.

Kurulacak olan Cevizlik HES 95 MW gücünde olacağından yaklaşık 40-45 metre küp sn su ile tam kapasite çalışabilmektedir.
Tek grubu 47,5 MW olduğundan ve kurulu gücün en az %40 ile çalışabileceğini düşünürsek yaklaşık 20 MW bir güçle çalışacak demektir. Bu da yaklaşık 9 metre küp/sn bir su ile mümkündür.

En iyi şartlarda bütün imkanlarını kullansalar bile bu santralin bir grubunun dönmesi için 7 metre küp/sn suya ihtiyaç vardır. Bu şartlarda iki şık önümüze çıkıyor.
1- Santrali döndürebilmek için Kumluktan su alma noktasından dere yatağına hiç su bırakılmaması gerekecek.
2- Veya suyun minimuma düştüğü aylarda Ağustos, Eylül, (yağmurlara göre Ekim, Kasım, Aralık ile) Ocak, Şubat ve Mart aylarında santral çalışmayacaktır.

Böyle bir durumda yapımcı firma santrali çalıştırmamayı düşünmeyecek ve muhtemelen Kumluk mevkiinden deredeki bütün suyu tünele alıp dere yatağını kurutacaktır. Onlarda hesaplamalarında bunu pekala biliyorlar ki yan derelerden akan sularla dere yatağını beslemek istiyorlar.

Bizim istediğimiz şudur ki CED raporu hazırlanırken dere yatağından akan suyun debisinin en az %20 sini Cansu olarak dere yatağına bırakılsın. Bunun da gerçekleşmesi için teknik olarak yapılması gereken şudur:

Kurulacak olan iki adet 47,5 MW lık ünitenin hemen yanında 10 MW lık ek bir ünite kurulursa suyun minimum olduğu dönemlerde de santralin bu küçük ünitesi çalıştırılabilir. Ve aynı zamanda dere yatağındaki suyun %20 si Cansu olarak dere yatağına bırakılabilir. Bu da tabi ki yatırımcıya ek bir masraf getirecektir.

Hem enerji üretip hemde doğayı en az bozmak için mutlaka yapımcı firmanında fedakarlık yapması kaçınılmazdır. Aksi takdirde dereyi kurtarmak gerekir ki oda bu vadinin atar damarının kesilmesi olacaktır.

Yöreye verilebilecek ikinci bir zarar veya doğanın bozulmasına sebep olacak başka bir konu da açılacak olan tünel ve santral yerinden yaklaşık 300 bin metre küp malzeme çıkacaktır. Bu malzeme çok büyük ölçüde granit taşı olacaktır. Ayrıca tünel boyunca değişik dört yerden boşaltma tünelleri yapılacaktır. Tünelden çıkacak bu malzemeler nereye depolanacaktır? Her ne kadar firma bu malzemeyi kullanacağını diyorsa da bu malzemeyi depolayacağı yer bulunmamaktadır.

Vadide buna uygun yer bulunmamaktadır. Sanko Firması bu çıkan malzemeyi depolayacağı yeri mutlaka bulmalı ve bunu beyan etmelidir. Yoksa bu malzeme dere yataklarına dökülmeye kalkılırsa çevreyi bozar ve yöreye en büyük zararı verir.

BÜTÜN BUNLARIN İKİZDERE HALKI OLARAK ŞUNU İSTİYORUZ.

Enerjiye karşı değiliz ama enerji üretilecek diye bir doğa harikası olan bu vadimizin güzelliğinin bozulmasına asla razı olamayız.

Cevizlik santrali mutlaka kurulacaksa da dere yatağına gelen suyun %20 sinin mutlaka Cansu olarak bırakılması gerekmektedir. İlave yan sularla birlikte dere yatağının bozulmasını bir nebze önlemiş olur. Aksi takdirde dere yatağının genişliği ve içindeki taşların büyüklüğü de düşünülürse, akan su görünmez kaybolur gider. Bu en az %20 lik su miktarı bırakılması çok kesin hükümlerle tespit edilmelidir. Tünel ve santral yerinden çıkacak olan hafriyat nerede ve nasıl kullanılacak, depolanacak yer çok kesin olarak belirlenmelidir.

Kalkandere-İkizdere-Erzurum arasında 380 KWlık bir enerji nakil hattı planlanmaktadır. İkizdere gibi dar bir vadiden 380.000KWlık bir enerji nakil hattının geçmesi bölgemiz için son derece olumsuz etki yaratacaktır. En az 150 metrelik bir koridordan geçecek olan bu hat yayacağı radyasyon dışında İkizdere'nin eşsiz tabiat güzelliğini ortadan kaldıracaktır.

Radyasyon Haberleri için linklere Tıklayın. http://www.internethaber.com/
http://www.zaman.com.tr
http://haberindex.com/
Gogleden bir aratırsanız bu haberlerin daha fazlasına ulaşabilirsiniz.

Sonuç olarak: İkizdere tüm hedeflerini turizme yönlendirmiş, yörenin bir turizm beldesi olması için gayret sarf edilmektedir. Bu yıl sonunda hizmete açılması düşünülen kaplıca tesislerimizle yöremiz termal turizm olarak da hizmet verecektir.

Eşsiz tabiat güzellikleriyle, yaylalarıyla, dağlarıyla yılın 12 ayı turizm yapabilecek bir yerdir İkizdere.

Ya bu güzelliği devam ettireceğiz ya da burayı bir enerji merkezi yapıp bu vadinin güzelliğini öldüreceğiz